A RESEARCH ON NUREDDİN FERRUH AND ŞAFAK SADALARI
Journal Name:
- Turkish Studies
Keywords (Original Language):
Author Name | University of Author |
---|---|
Abstract (2. Language):
Şafak Sadaları, which is thefirstwork of Nureddin Ferruh has become a work in which he collected his allpoems. However, themostimportantfeature of this work is that it has approached the controversial subject of syllable-prosodyfromanotheraspect. Ferruh, whocompleted his book around the argument of meterandrhyme especially triedto demonstrate the development of prosodymeterandthe difference on theline of Turkish people’s improvement. Those who accepted this prosody saw causes in accordandharmony. However, in order to refute this thesis, Ferruh started the jobby explaining how they created the accord in poetry by taking his poetry conception topre Islamic Turkish life. Nevertheless, his main purpose was to make poetry completely free. In this freeing process, he initially movedaway from prosodymeterandthen started to movea way from syllable meter as well. He couldn’ttakethechance of facingout of prosody as well as syllablemeter in his firstwork Şafak Sadaları. The youngauthor, who was seventeen, confessed his that attitude in following year sandcouldn’t help him selfcriticizing syllable meter severely. For him; poetry is only a thing that is supposed to be written as it is thoughtand he says that writing matter shouldn’t be argued to fit it anymold. But he was in search of the beauty. Upon saying that everyone who wanted could write how he wanted, he defends that noones hould interrupt in liberal freedom conception. He stresses the only way in which poetry can improve both ecstatically and spiritually is that. Ferruh, who wrote poems fitting his poetry theory, has an antithetical place in refusing two meter together an dimportantsyllable-prosody argument that will continue in Turkish literature for many long years.
Bookmark/Search this post with
Abstract (Original Language):
Nureddin Ferruh’un ilk eseri olan Şafak Sadaları, kendi şiirlerini topladığı bir eser olmuştur. Ancak bu eserin en önemli özelliği uzun zamandır şiirde tartışılan şiirde hece-aruz konusuna başka bir açıdan yaklaşmasıdır. Vezin ve kafiye tartışması ekseninde kitabını tamamlayan Ferruh, özellikle aruz vezninin gelişimi ve Türk milletinin gelişim çizgisindeki farklılığı göstermeye çalışmıştır. Bu vezni kabul edenler, nedenlerini ahenkte ve uyumun birliğinde görmüşlerdir. Ancak Ferruh, bu tezi çürütmek için şiir anlayışını İslamiyet öncesi Türklerin yaşayışına götürerek şiirde ahengi nasıl yarattıklarını açıklamakla işe başlar. Ancak onun esas amacı, şiiri tamamıyla özgürleştirmektir. Bu özgürleştirme sürecinde ilk başta aruz vezninden uzaklaşmış ve ardından da hece vezninden de uzaklaşmaya başlamıştır. İlk eseri olan Şafak Sadaları’nda aruz veznin üzerine gittiği gibi hece vezninin üzerine gitmeyi göze alamaz. Henüz on yedi yaşında olan genç yazar, bu tutumunu daha sonraki yıllarda kendi ağzıyla itiraf edip, hece veznini de sert bir şekilde eleştirmekten kendini alamaz. Onun için şiir ancak ve ancak düşünüldüğü gibi yazılması gereken ve bu yazım sorununun herhangi bir kalıba uygunluğunun tartışılmaması gerektiğini söyler. Ancak o güzelin peşindedir. İsteyen istediği gibi yazsın derken, liberal bir özgürlük anlayışı içerisinde kimsenin kimseye karışmamasını savunur. Ancak bu şekilde şiirin hem estetik olarak hem de düşünsel olarak gelişeceğini vurgular. Kafasındaki şiir teorisine uygun olarak şiirler yazan Ferruh, Türk edebiyatında uzun yıllar devam edecek olan hece-aruz tartışmasının önemli ve iki ölçüyü birden reddetmesi boyutunda aykırı bir yere sahiptir.
FULL TEXT (PDF):
- 4
213-222