CULTURAL CHANGE, TRADITION AND TURKISH FOLK STORYTELLING
Journal Name:
- Turkish Studies
Keywords (Original Language):
Author Name | University of Author | Faculty of Author |
---|---|---|
Abstract (2. Language):
“Change” as an indispensable rule of the nature is naturally an inevitable process for culture and all products produced under the umbrella of culture, too. The emergence of this process often occurs in multiple and complex structures that cannot be explained by one reason. In this sense, any change in any field may generally have a variety of reasons which affect each other. However, the change in the culture and tradition is mostly related with the concept of “function”. In fact, the sustainance of any element of culture or tradition may merely continue as long as it retains the functionality. In particular, a tradition whose functions are satisfied by other sources is subject to change over time and then disappear. In such a case, the tradition concerned either transforms into another tradition/s form or remains in history as a cultural memory or completely forgotten. In this sense, tradition of storytelling in Turkish folk literature has emerged due to some cultural changes in the historical process. However, cultural changes experienced with the spread of written and electronic culture space especially since the last quarter of the 20th century have led to the loss of the function of this tradition. The popular media strengthened with the transition to the information age has become to the point of being an alternative of tradition of storytelling in terms of the function through its instrument such as television and internet. In this study, the tradition of storytelling in Turkish oral culture has been dealt with the context of cultural change and Functional Folklore Theory and the current situation of the tradition has been theoretically discussed.
Bookmark/Search this post with
Abstract (Original Language):
Doğanın vazgeçilmez bir kuralı durumundaki “değişim”, doğal olarak kültür ve kültür çatısı altında üretilen tüm ürünler için de kaçınılmaz bir süreçtir. Bu sürecin ortaya çıkması, çoğu zaman tek bir nedenle açıklanamayacak şekilde çoklu ve karmaşık bir yapıda gerçekleşir. Bu bakımdan, herhangi bir alandaki değişimin, genellikle birbirlerini de etkileyen çok çeşitli nedenleri olabilir. Ancak kültür ve gelenekteki değişim, büyük oranda “işlev” kavramıyla ilişkilidir. Zira, herhangi bir kültür ögesi ya da gelenek, varlığını, ancak işlevselliğini koruduğu sürece devam ettirebilir. Özellikle, işlevleri artık başka kaynaklar tarafından karşılanan bir gelenek, zamanla değişime uğrar ve yok olur. Böyle bir durumda söz konusu gelenek, ya dönüşerek başka gelenek/ler meydana getirir, ya kültürel bir hatıra olarak tarihte kalır ya da tamamen unutulur. Bu anlamda Türk halk edebiyatındaki hikâyecilik geleneği de tarihsel süreçteki birtakım kültürel değişimlere bağlı olarak ortaya çıkmıştır. Böyle olmakla birlikte özellikle 20. yüzyılın son çeyreğinden itibaren yazılı ve elektronik kültür ortamlarının yaygınlaşmasıyla yaşanan kültürel değişimler, bu geleneğin işlevini yitirmesine yol açmıştır. Enformasyon çağına geçişle birlikte güçlenen popüler medya, televizyon ve internet gibi enstrümanları aracılığıyla, işlev açısından hikâyecilik geleneğinin alternatifi olma noktasına gelmiştir. Bu çalışmada, Türk sözlü kültüründeki hikâyecilik geleneği, kültürel değişim ve İşlevsel Folklor Kuramı çerçevesinde ele alınmış ve geleneğin bugünkü durumu teorik düzlemde tartışılmıştır.
FULL TEXT (PDF):
- 12