Generalized anxiety disorder: prevalence and diagnostic difficulties in primary care
Journal Name:
- Türkiye Aile Hekimliği Dergisi
Key Words:
Keywords (Original Language):
Author Name | University of Author | Faculty of Author |
---|---|---|
Abstract (2. Language):
Generalized anxiety disorder (GAD) presents with excessive worry¬
ing and marked hypervigilance symptoms. It has different diagnos¬
tic criteria in ICD (International Classification of Disease) and DSM
(Diagnostic and Statistical Manual of Mental Disorders). Despite the
differences in diagnosis, it is known to be the second most frequent
mental disorder after depression in primary care. Besides the eco¬
nomic burden on the health care system, decreased quality of life
with decreased productivity is striking in GAD. Physicians in various
countries are known to have difficulties in diagnosing GAD.
Although the complexity of this situation is frequently explained by
the patients' presentations with physical symptoms rather than psy¬
chological and by the concern of stigmatization, is not possible to
deny the contribution of the physicians' approach to mental illnesses.
GAD patients applying primary care facilities for their treatment
constitute an important part of the patients that physicians have
difficulties in managing and experien frustration. In this brief
review, we aim to raise awareness in primary care physicians about
GAD and discuss the difficulties of its diagnosis in primary care.
Bookmark/Search this post with
Abstract (Original Language):
Yaygın anksiyete bozukluğu (YAB) kendini aşırı endişe ve belirgin
tetikte olma belirtileriyle gösterir. ICD (International Classification
of Disease) ve DSM (Diagnostic and Statistical Manual of Mental
Disorders) sınıflandırmalarında YAB için farklı tanı ölçütleri vardır:
Tanı koymadaki bu farklılıklara rağmen YAB'nun birinci basamakta
depresyondan sonra en sık görülen ruhsal bozukluk olduğu bilinmektedir.
YAB, hastaların sağlık sistemine getirdikleri ekonomik
yükün yanında, iş gücü kayıpları ve yaşam kalitesindeki düş¬
me oldukça çarpıcıdır. YAB tanısı koymada pek çok ülkede sorun
yaşanmaktadır. Bu durum, hastanın sıklıkla psikolojik şikâyetlerden
çok fiziksel semptomlarla başvurmasına ve damgalanma
(stigmatizasyon) endişesine bağlansa da, hekimlerin ruhsal hastalıklara
yaklaşımının payı da yadsınamaz. Tedavi için birinci basamağa
başvuran YAB hastaları burada hekimin ilgilenmekte zorlandığı,
hayal kırıklığı yaşadığı grup içinde de önemli yer tutmak¬
tadır. Bu kısa derlemenin amacı birinci basamak hekimlerinin dik¬
katini hastalığa ve birinci basamaktaki tanısının zorluklarına çek¬
mektir.
FULL TEXT (PDF):
- 4
206-209