Termination of Dialysis in a Patient With Chronic Renal Failure After the Detection and Treatment of Renal Artery Stenosis
Journal Name:
- Türk Nefroloji, Diyaliz ve Transplantasyon Dergisi
Keywords (Original Language):
Author Name | University of Author | Faculty of Author |
---|---|---|
Abstract (2. Language):
Chronic renal failure (CRF) due to bilateral renal artery stenosis or
ischemic renal disease is an increasingly recognized and potentially
reversible disorder. It has been reported that ischemic renal disease
may be responsible for 5-22% of patients with advanced renal failure
who are over the age of 50.
A 44-year-old man was admitted to our clinic with the complaints
of disorientation. He had hypertension since three years. Ininitial
physical examination revealed a blood pressure of 190/115 mmHg.
On magnetic resonance imaging, there was an appearance which
was suitable with stenosis aproximately 1 cm in a distance from the
exit level of left renal artery from aorta. A stenosis of greater than 90%
was confirmed with selective angiography and a stent was implanted
to the left renal artery. Afterwards, the flow of the left renal artery was
observed normally. Urine output was found to be increased and need
for dialysis decreased and finally the patient was discarged from the
chronic dialysis program.
It must be emphasized that renal artery stenosis should be inves¬
tigated in highly suspected patients even though they were in the late
end stage renal disease. Furthermore, invasive procedures should be
performed for the aim of revascularization.
Bookmark/Search this post with
Abstract (Original Language):
Bilateral renal arter stenozu ya da iskemik renal hastalık nedeniyle
gelişen kronik böbrek yetmezliği artan oranda tanımlanmakta
olup potansiyel olarak da geri dönüşlüdür. Elli yaş üzerindeki iskemik
nedenli ileri derece böbrek yetmezliği olan hastaların %5-22'si tedaviye
cevap verir.
Kırk dört yaşında erkek hasta, bilinç kaybı nedeniyle kliniğe kabul
edildi. Anamnezde 3 yıldır hipertansiyonu vardı. Son 3 aydır takipsiz
olduğu öğrenildi. Fizik incelemede, kan basıncı 190/115 mmHg
ölçüldü.
Klinik ve laboratuvar bulgular ile malign hipertansiyon olabileceği
düşünülen hastaya ileri inceleme yapıldı. Manyetik rezonans anjiyografide
sol renal arterin aortadan çıkış seviyesinden yaklaşık 1 cm
uzaklıkta daralma ile uyumlu görünüm vardı. Selektif anjiyografide
%90 üzerinde darlık olduğu doğrulandı ve sol renal artere stent yer¬
leştirildi. işlem sonrasında sol renal arter akımının normal olduğu
gözlendi. Takiplerde idrar miktarı artan ve serum üre, kreatinin de¬
ğerlerinde gerileme olan hastanın diyaliz ihtiyacının olmadığı göz¬
lendi.
Son dönem böbrek yetmezliği olan hastalarda etiyolojik nedenin
renal arter stenozu olduğu düşünülüyorsa ve geç tespit edilse dahi
renal fonksiyonların tekrar geri döndürülmesi için mutlaka girişimsel
işlemler yapılıp renal arter stenozu düzeltilmelidir.
FULL TEXT (PDF):
- 2
119-121