ONTOLOGICAL COMPARISON OF “CİHANDA TÜRK” AND “ŞARKIMIZ” POEMS
Journal Name:
- Turkish Studies
Keywords (Original Language):
Author Name | University of Author | Faculty of Author |
---|---|---|
Abstract (2. Language):
According to Gustave Lanson, since three-quarters of personality of even the most authentic authors is composed of borrowed elements as the synthesis of past generations and literary movements; the horizons of every poet or writer involve other literary texts written previously by other poets or writers. In a mythological context, the only person who knows whether something has been uttered before is Hz. Adem or his spouse Hz. Havva. Civilization is defined as the greatest synthesis of thought humanity has attained. It is not possible that an author would not confront with other authors, discover and appropriate them just like it is not possible for cultures which do not confront other richer cultures and civilizations and benefit them to develop and advance to the level of civilization. Within these network of relations, we can arrive to the deduction and definition that authorship (poesy within the scope of our text) is the greatest synthesis of thought an author attains.
The interaction between writers is both normal and interesting enough to consider, and an important field of study in comparative literature. In this paper, the poem Cihanda Türk (Turk in the world) by Bekir Sıtkı Erdoğan and Şarkımız (Our song) by Necip Fazıl Kısakürek were compared from an ontological perspective. In the paper short history of comparative literature was given and meaning strata in literary work was summarized according to ontological method and then for the comparison, first the publishing processes of the poems were handled; thus authentic texts were reached; next assessments were done by analyzing the literary strata interwoven in the literary work as entity strata such as sound strata, meaning strata, and different schematic views strata. As a result, the boundaries of similarities between two poems were detected without aiming at grading or degrading them; general conclusions were made about which of the concepts such as allusion, imitation, quotation, indirect citation or plagiarism, parallel these concepts are closer..
Bookmark/Search this post with
Abstract (Original Language):
Gustave Lanson’a göre, en özgün yazarların bile kişiliği geçmiş nesillerin ve edebi akımların sentezi olarak dörtte üç oranında ödünçleme ögelerden oluştuğu için her şairin yahut yazarın ufkunda başka şair ve yazarlar ile kendinden önce yazılmış edebi metinler vardır. Mitolojik bağlamda, bir söz söylediğinde bunun kendinden önce söylenmediğini bilme olanağına sahip tek kişi Hz. Adem yahut eşi Hz. Havva’dır. Uygarlık, insanlığın ulaştığı en büyük fikir sentezi olarak tanımlanır. Kendisinden zengin kültür ve uygarlıklarla karşılaşmayan ve bunlardan yararlanmayan kültürlerin gelişmesi ve uygarlık düzeyine yükselmesi nasıl mümkün değilse; bir yazarın öteki yazarlar ile karşı karşıya gelmemesi, onları keşfedip kendine mal etmemesi de mümkün değildir. Bu ilişkiler ağı içinden, yazarlık (metnimiz bağlamında şairlik) da bir yazarın ulaştığı en büyük fikir sentezidir, çıkarımına ve tanımına ulaşabiliriz.
Yazarların birbirlerinden etkilenmeleri doğal olduğu kadar üzerinde durulmaya değecek kertede ilginçtir ve karşılaştırmalı edebiyatın en önemli çalışma alanıdır. Bu yazıda Bekir Sıtkı Erdoğan’ın Cihanda Türk adlı şiiri ile Necip Fazıl Kısakürek’in Şarkımız adlı şiirleri ontolojik açıdan karşılaştırılmıştır. Makalemizde karşılaştırmalı edebiyatın kısa tarihi verildikten ve ontolojik yönteme göre edebi eserdeki varlık tabakaları özetlendikten sonra geçilen karşılaştırmada önce şiirlerin yayın serüveni üzerinde durularak, sahih bir metne ulaşılmaya çalışılmış; devamında edebi eserde varlık tabakaları olarak iç içe geçmiş olan ses tabakaları, anlam tabakaları, farklı şematik görüşler tabakları, alınyazısı tabakaları ayrıştırılmaya çalışılarak değerlendirmeler yapılmıştır. Sonuç başlığında ise aklama yahut karalama amacı gütmeksizin, iki şiir arasındaki benzerliklerin sınırları saptanmış; metinlerin, anıştırma, yansılama, öykünme, alıntı, gizli alıntı yahut çalıntı (intihal), nazire gibi kavramlardan hangisine daha yakın durduğuna dair genel bir kanıya ulaşılmıştır.
FULL TEXT (PDF):
- 8