Journal Name:
- International Journal of Political Studies
Keywords (Original Language):
| Author Name | University of Author | Faculty of Author |
|---|---|---|
Abstract (2. Language):
Migration in the abstract, simply, it is displacement movement independet from its
durstion and reason and it has continued since the oldest days of humankind. Migration
notion has been divided into varieties and it can be explained with many variables.
Migrations which are lived in this century, former migrations or general notion of
migration are not independent from this description. Lived after the war that is long
termed and most serious refugee crisisis is accepted to have occurred as a result of civil
war in Syria. Notwithstanding European Union member countries maintain disregard of
experiences and least being affected policy. After dead body of Syrian Aylan Kurdi came
ashore Europe open doors for refugees. By year 2015, firstly, European Union countries
that have a coast on after Germany and other northern Europe countries be affected by
intensive migration wave. No longer this issue has not regional. Germany which isone of
powerful countries of union has begun to negotiate and Pioneer European Union countries
and this is still continued. European Union should come to an agreement on common
migration policy. In this article, some terms about migration try to explain shortly and
brief chronological analysing of judicial process of migration policy of European Union
has been done. Attitudes of European Union countries about migration wave try to exemplify and theese attitudes have been evaluated in the context of international law and
human rights. This article aims to create awareness what is happening and in this direction
submission of suggestion and specify unwilling attitudes of Europe on this topic.
Bookmark/Search this post with
Abstract (Original Language):
Kavram itibariyle göç, basit bir ifadeyle, süresi ve nedeninden bağımsız yer değiştirme
hareketidir ve insanlığın en eski tarihlerinden bu yana devam etmektedir. II. Dünya
Savaşı sonrasında yaşanan en uzun soluklu ve en ciddi mülteci krizinin meydana
geldiği göç dalgası, Suriye iç savaşının neticesinde gerçekleştiği kabul edilmektedir.
Uzun süre yokmuş gibi davranılan bu göç dalgası, 2015 yılı itibariyle öncelikle denize
kıyısı olan AB ülkelerini ardından Almanya ve diğer Kuzey Avrupa ülkelerini
etkilemesiyle sorunu, AB ülkeleri için de bölgesel olmaktan çıkarmıştır. Birliğin güçlü
ülkelerinden biri olan Almanya müzakere masasına oturmuş ve çözüm için diğer AB
ülkelerine öncülük etmeye başlamış ve bunu halen devam ettirmektedir. Buna rağmen
üzerinde tamamen anlaşılmış ve birlik ülkelerinin çoğunluğunu tatmin eden bir göç
politikası oluşturamayan AB, mülteciler ve ülkeler arasında yaşanan krizi
derinleştirmektedir. Bu makale Avrupa’nın uygulamakta olduğu mülteci politikasını,
seçilmiş dört ülkenin yaklaşımları ve yaşananlarla çokça gündeme gelmiş iki kamp
bağlamında incelemektedir. Bu amaçla çalışmada AB sığınma hukukunun çerçevesi
çizilerek uygulamalardaki hak ihlalleri üzerine çalışılmaktadır. Çalışmada kullanılan
analiz ve istatistiki veriler ulusal ve uluslararası oluşumların araştırmalarına
dayalıdır. Çalışmanın en önemli bulgularından biri, yaşanan hak ihlalleri üzerinde
birliğin ortak bir hukuki çerçeveye sahip olmaması ve yaptırımlar noktasındaki
eksikliklerin yetersizliğidir.
FULL TEXT (PDF):
- 3