You are here

OSMANLI SANAYİLEŞME SÜRECİ VE BU SÜREÇTE ÖZEL GİRİŞİMİN ROLÜ

INDUSTRIALIZATION PROCESS OF OTTOMON EMPIRE AND THE ROLE OF PRIVATE ENTREPRENEURSHIP IN THIS PROCESS

Journal Name:

Publication Year:

Author NameUniversity of AuthorFaculty of Author
Abstract (2. Language): 
Since its foundation, industrial production of theOttoman Empire was shaped in the hands of artisan class until 1800. Within master-apprentice relationships works were conducted. In this perspective market was not formed according to supply and demand. Not everyone could perform the job that one desired. Artisan class performed their work while benefiting from buying-selling monopoly rights that the government gave. Yet, the government had always stayed in the position of interference. Otoman industry in the control of artisan class demonstrated a two sided progress. First is the progress occured in war industry. Building artillary foundries, naval docks and producing war tools andequipments were signs of the industry. Second is the progress occured in textile industry. Cotton and silk weaving, leather industry and dying had been the main areas for living. Otoman Industry’s real progress as government and private companies dates back to 1839 when the administrative reforms were taken. Although the Ottoman Empire did not become an industrial society, efforts of both state and private sector should not be disregarded. Many of the industrial facilities were transferred to the term of the Turkish Republic. Inadequacy of capital, qualified labor and raw material had decreased the success levels of state and private sector during the term.
Abstract (Original Language): 
Kuruluşundan itibaren XVIII. yüzyıla kadar Osmanlı Devleti’nde sanayi üretimi esnaf teşkilatlarının elinde şekillenmiştir. Usta çırak ilişkisi içerisinde merkezi otoritenin kontrolü ile zanaatlar yerine getirilmiştir. Bu açıdan serbest girişimde olduğu gibi piyasa, arz ve talebe göre işlememiş, herkes her istediği mesleği icra edememiştir. Esnaf ancak devletin tanıdığı alım-satım tekel haklarından faydalanarak çalışmalarını devam ettirmiştir. Devlet her zaman müdahaleci konumda olmuştur. Osmanlı sanayi esnaf teşkilatlarının kontrolünde iki yönde gelişme göstermiştir. Birinci gelişme yönü savaşsanayi alanında olmuştur. Tophaneler, baruthaneler, tersaneler ve savaşaraç gereçleri üretimi, bu tip sanayiye örnek teşkil etmiştir. Sanayinin ikinci gelişme yönü ise tekstil alanında olmuştur. Pamuklu ve ipek dokuma sanayi, deri sanayi ve boyacılık başlıca gelişim alanlarını oluşturmuştur. Osmanlı sanayisinin özel fabrika ve devlet fabrikaları olmak üzere asıl atılım gösterdiği dönem Tanzimat sonrasına rastlamaktadır. Osmanlı Devleti bir sanayi toplumu haline gelmemişolsa bile, gerek devlet gerekse özel teşebbüs aracılığı ile gösterilen çabaların yetersiz olduğu sanılmamalıdır. Kurulan sanayi teşebbüslerinin bir çoğu Cumhuriyet Dönemi’ne devredilmiştir. Dönem itibariyle sermaye, kalifiye işgücü ve hammaddenin yetersizliği, devlet ve özel girişim fabrikalarının başarı düzeyini düşürmüştür. Ancak yine de gösterilen çabalar oldukça önemli sanayi kuruluşlarını ortaya çıkarmıştır. Günümüz Türkiye’sinin sanayileşmede aldığı mesafeye o dönem çalışmalarının da etkisi büyük olmuştur.
56-90