You are here

ULUSLARARASI SİYASAL ÖRGÜTLENME MODELİ OLUSUMUNUN TARİHSEL SÜRECİ VE BİRLESMİS MİLLETLER ÖRGÜTÜ (1941-1990)

Journal Name:

Publication Year:

Author Name
Abstract (2. Language): 
the field of international relations, the nature of relationship between international political structures has been extensively analyzed. A great portion of the studies on this matter aims to explain the structure of international politics and the effect of human nature on it. The realists define international politics as the struggle for power and interest. They also describe international system as an anarchical structure, which differs from internal political system in terms of lack of enforcement. On the other hand, the idealists emphasize that human nature is originally good and that education and the creation of a better social environment may improve human nature. International organizations are the kind of institutions that improve international environment by promoting the rules of conduct between nations. In the aftermath of World War I, which ended European supremacy, the League of Nations was established, by benefitting from historical legacy, as the first model of international association. Established in conformity with the idealist perspective, this organization failed in confronting the complicated problems of the inter-war period, exacarbated by different approaches of the major world powers. Its successor, the United Nations, was mainly created during World War II. It served as an arena of power struggle as well as the platform of dialogue between the two enemy camps.
Abstract (Original Language): 
Uluslararası Đliskiler disiplininde, uluslararası nitelikli siyasal yapılar arası iliskinin doğası üzerinde önemle durulmustur. Bu çalısmaların önemli kısmı, insan doğasından kaynaklanan niteliklerle, uluslararası politikanın yapısını açıklamaya çalısmıslardır. Realistler, uluslararası politikayı bir ‘güç’ ve ‘çıkar’ mücadelesi, uluslararası sistemi de ‘anarsik’ yapıda, iç siyasal sistem yapılanmasından ‘yaptırım uygulama yoksunluğu’ noktasında ayırarak tanımlamıslardır. Buna karsılık idealistler, eğitim ve çevrenin düzenlenmesiyle insan doğasının pozitif özelliklerinin ortaya çıkarılacağını savunmuslardır. Bu özelliklere sahip insanın kuracağı uluslararası örgütler, barıs ve düzenin kurulmasına da hizmet edeceklerdir. Kıta Avrupa’sı devletleri ve medeniyetini büyük yıkıma uğratan Birinci Dünya Savası sonrasında, idealist yaklasıma uygun olarak tarihsel birikimlerden de yararlanılarak ilk uluslararası siyasal örgütlenme modeli olan Milletler Cemiyeti (MC) kurulmustur. İdealist söylemlere uygun olarak kurulan MC, realist ilkelere göre isleyen uluslararası politika karsısında iki savas arası dönemde basarısız olmustur. İkinci Dünya Savası sürecinde yapılandırılmaya baslayan Birlesmis Milletler (BM), soğuk savas döneminde iki düsman blok arasında bir güç mücadelesinin alanı olduğu kadar, diyalog platformu olarak da hizmet etmistir.
103-136