Journal Name:
- Hacettepe Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Dergisi
Key Words:
Keywords (Original Language):
Author Name | University of Author | Faculty of Author |
---|---|---|
Abstract (2. Language):
Gossip columns about celebrities published in daily newspapers are a genre type not sufficiently studied from the point of linguistics. Gossip as information about an absent person, which is shared among people, is a common way of communication. Contexts which are formed by either oral or written, directly or by a means of communication are channels conveying information about people around us. Today celebrities such as politicians, models, actors/actresses, people at TV show programs, athletes and others have become a part of our social network through the media (Schely-Newman 2004). Within the context of this paper, gossip columns published in some Turkish daily newspapers are analyzed from the point of stylistics and critical discourse analysis (CDA). Although different gossip columnists are expected to have different styles, the results of this research show that they have almost the same style. From the point of critical discourse analysis, Bergmann's (1993) basic triad of gossip interaction - gossiper, gossipee and audience - is applied to "identities", seen by Fairclough (1995) as a major issue to be addressed in analyzing media texts. This application can be summarized as: gossiper = the column as persona, gossipee = selected celebrities, audience = readers. The function of gossip column where this application is found is to remind the society members of the social norms and values (Levin and Arluke 1987). The basic idea of analysis from the point of CDA is that the relation between power and ideology presented to the readers through selected linguistic features can be found out. As a result of this study, the columnists are found to see themselves as the protector of social norms; in order to carry out this task, the columnist mentions between lines what should or should not be done by showing what a celebrity did. Another result of this analysis is that these texts have the features of both oral and written texts; moreover, they have an informal style. In other words, the columnists create these written texts by using the features of oral texts.
Bookmark/Search this post with
Abstract (Original Language):
Günlük gazetelerde dedikodu içerikli haberlerin yer aldığı magazin sayfaları dilbilimsel yönden incelenmemiş bir metin türü olarak karşımıza çıkmaktadır. Aynı ortamda bulunmayan kişi hakkında paylaşılan bilgi olarak dedikodu, kişiler arası iletişimin ortak bir şekli durumundadır. Sözel ya da yazılı, doğrudan ya da bir iletişim aracıyla gerçekleştirilen bağlamlar yakın çevremizdeki insanlar hakkında bilgi aktarma kanallarıdır. Günümüzde görsel/yazılı kitle iletişim araçları ile bu insanlara politikacılar, modeller, aktörler, TV gösteri dünyasında yer alan insanlar, atletler ve diğer ünlüler de eklenmiş durumdadır (Schely-Newman 2004). Bu çalışma bağlamında Türkiye'de yayımlanan gazetelerden bazılarında yer alan dedikodu sütunları, biçem bilimsel incelemesinin yanı sıra eleştirel söylem çözümlemesi yönünden incelenmiştir. Dedikodu sütun yazarlarının farklı biçeme sahip olması beklentisine karşın yapılan inceleme sonucunda bu sütun yazarlarının neredeyse aynı biçem bilimsel özelliğe sahip olduğu görülmüştür. Eleştirel söylem çözümlemesi bağlamında Bergmann'ın (1993) dedikodu içerikli etkileşimin temel üçlüsü - dedikodu yapan, hakkında dedikodu yapılan kişi ve dinleyici kitlesi - Fairclough (1995) tarafından görsel/işitsel kitle iletişim araçlarında yer alan metinlerin incelenmesinde temel nokta olarak görülen 'kimlikler'e uyarlanmıştır. Bu uyarlama şu şekilde özetlenebilir: dedikoduyu yapan kişi = dedikodu sütunu, hakkında dedikodu yapılan kişi = seçilen ünlüler, dinleyici kitlesi = okuyucular. Bu uyarlamanın yer aldığı dedikodu sütunun işlevi, topluluğun bireylerine, topluluğun normlarını ve değerlerini hatırlatmaktır (Levin ve Arluke 1987). Eleştirel söylem çözümlemesi bağlamında yapılan incelemenin temel savı, kullanılan belirli dilsel yapılar yoluyla okuyucuya sunulan ideoloji-güç arasındaki ilişkilerin ortaya çıkarılabileceğidir. Yapılan inceleme sonunda dedikodu sütun yazarı yazdığı sütun yoluyla, kendisine toplumsal normların koruyuculuğu görevini biçtiği, bu görevi yerine getirmek üzere ünlülerin yaptıklarını sergileyerek, olması ya da olmaması gerekenleri bir çeşit ders şeklinde satır aralarında verdiği ortaya çıkmıştır. Her iki bağlamda yapılan inceleme sonucu, dedikodu sütunlarının hem sözel hem de yazılı metinlerin özelliklerini taşıdığı ayrıca resmiyet dışı biçemin daha fazla hakim olduğu ortaya çıkmıştır. Bir başka deyişle sütun yazarları ağırlıklı olarak konuşma dilinin özellikleriyle yazılı bir metin oluşturmaktadırlar.
FULL TEXT (PDF):
- 1
89-118