You are here

KADINLARIN SİYASAL YAŞAMA KATILIMI KONUSUNDA YENİ ULUSLARARASI ÇALIŞMALAR

Journal Name:

Publication Year:

Author Name
Abstract (Original Language): 
Birleşmiş Milletlerin 1952 yılında kabul ettiği "Kadınların Siyasal Haklan Hakkında Sözleşme", Birleşmiş Milletler Şart'ında yer alan "kadınların ve erkeklerin hak eşitliği" ilkesini siyasal haklar açısından tamamlamak amacını taşımaktadır. Sözleşme Gerekçesinde, herkesin ülkesinin yönetiminde yer almak ve kamu hizmetlerine eşit katılım haklarına sahip olduğunu açıkladıktan sonra, kadınlar ve erkekler hakkında siyasal haklardan yararlanma ve bunları kullanma statüsünü eşitleştirme arzusunu taşıdığını vurgulamaktadır. Cinslerarası eşitlik ilkesi hemen bütün demokratik Anayasalarda şu ya da bu biçimde ifadesini bulduğu halde, bu kuralın yaşama geçirilemediği özellikle siyasal yaşama eşit olarak katılma ve seçilme olgusunun kadınlar için bir hayalden ibaret olduğu açıkça görülmektedir. Günümüzde hak ve özgürlüklerin kullanılmasındaki kapsam ve ölçütler demokrasinin belirgin özelliğini oluşturuyor. Hak ve özgürlükler rejiminin belkemiği siyasal haklardır diyebiliriz. Çünkü siyasal hakları kullanma olanağına kavuşmamış bireyin, diğer insan hakları olarak açıklayabileceğimiz medeni, ekonomik, toplumsal ve kültürel haklardan yararlanabilmesi doğal olarak eksik kalacaktır. insan hakları, insanın doğasından kaynaklanan, pozitif hukuk tanımasa veya korumasa da niteliğini kaybetmeyen haklar demeti olarak belirtike dahi, bu hakların kullanılabilmesi pozitif hukukun bu konulardaki düzenlemesine bağlı kalmaktadır. Bireycin insan hakları talebinin pozitif hukukun ötesinde olması, ne yazık ki sadece toplumun ve bireyin mücadele gücünün hukuksal ve felsefi kaynağını oluşturmaktan öteye gidememektedir. Kadınların insan haklan da, bu güne kadar siyaseti ve yönetimi ellerinde tekel olarak kullanan kişilerin isteği ile değil, toplumun ve bireylerin mücadelesi ile elde edilecek demektir.
45-53