ÇATMADAN DOĞAN YÜK ZARARLARI İÇİN DONATANIN SORUMLULUĞU

Gemilerin denizde çatışmaları sonucunda muhtelif zararlar meydana gelebilir. Bunlar esas itibariyle iki gruba ayrılır: Birinci grupta, çatışan gemilere ve içinde bulunan can ve mallara gelen zararlar, ikinci grupta ise, gemilerin dışında çevrede meydana gelen zararlar (deniz kirlenmesi v.s.) yer almaktadır. Ancak TTK'nun Çatmaya dair hükümleri sadece birinci grupta yer alan zararlar için cari bulunmaktadır (m.1218). Kanundaki Çatmaya dair hükümlerin uygulanabileceği zararlar 1218. maddede şöyle ifade edilmiştir: "...çatma yüzünden gemilerin veya gemide bulunan malların uğradıkları zarar". Maddenin ikinci fıkrasında da gemide bulunan insanların ölüm, yaralanma yahut sıhhatinin bozulmasından doğan zararlar zikredilmiştir. Birinci fıkrada, gemilerin ve içindeki malların uğradıkları zarar ifadesinin anlamı şudur: gemi ve içindeki mal bir hak süresi olmadığından zarara uğraması sözkonusu olamaz, zira zarar bir şahsın malvarlığında irade hilafına meydana gelen eksilmedir. Burada maksat, gemi bakımından donatan, malik veya bir aynî haksahibi ile malın (ki çok defa bu yüktür) maliki veya bir aynî hak sahibinin çatma sonucunda gemi veya yükün zıyaı veya hasarlanması yüzünden uğramış olduğu bütün zararlardır ki buna kâr mahrumiyeti de dahildir.