HOCAM PROF. DR. YÜKSEL ÜLKEN'İN ARDINDAN DÜŞÜNDÜRDÜKLERİ

İnsanın ömrünü nasıl geçirdiğinin muhasebesi ancak o kısa zaman diliminin tamamlanıp, günlük uğraş ve dünyevi ihtirasların sona ermesinden sonra yapılabiliyor. Bu durum aramızdan ayrılanlar için olduğu kadar, aramızda olup bir gücü ve makamı belli bir süre taşıdıktan sonra devredenler açısından da aynı şekilde söz konusudur. İnsanların "değer"ini "önemli" oldukları zaman cülimindeki icraatları belirlemektedir. Bundan yüzyıl önce aynı insani duygu ve düşüncelerle yaşayan bu dünyanın o günkü sahiplerinin hiçbiri bugün nasıl yoksa, bundan yüzyıl sonra da bugünkülerin hiçbiri olmayacak, ancak her insan, fiziki ömrünü olmasa bile icraatları, davranışları ve eserleriyle yaşam süresini kendisi belirleyecektir. Bıraktığı izler, sözler, intibalar ve diğer insanların yaşamlarını kolaylaşürma ve güzelleştirme yolundaki katkıları sayesinde varlıklarını sürdüreceklerdir. Çocukluğumuzda duyduğumuz "İnsanlar ölümsüzdür, kendilerini anacak son kişi kalıncaya kadar yaşamalarım sürdürürler" ödeyişi tüm bir yaşamın özetini içinde saklamaktadır. İnsan, uğruna adadığı değerleriyle yaşam süresini belirlemede etkili olabilmektedir. Ölçü bu olunca, etrafımıza şöyle bir göz attığımızda, baktığını gören gözler için, zaman ve mekan farkının kalktığı, şu anda aramızda olanlarla olmayan bazılarının yer değiştirdiği farkedilecektir.