AS AN ESSENTIAL COMPONENT OF RELIGIOSITY:
INTEGRITY
Journal Name:
- Turkish Studies
Keywords (Original Language):
Author Name | University of Author |
---|---|
Abstract (2. Language):
This study investigates integrity as an essential factor that creates
a religious person and life and provides a combination of faith and life
course because moral norms and values are highly important for human
beings in terms of the development of self, strengths, abilities, and
opportunities. As an aim of a religious personality may not be carried out
without "integrity", moral issues cannot be taken apart from a personality
inquiry.
In this paper, first, we examine the concepts in Western and Islamic
literature regarding integrity, and then, using psychological and
philosophical perspectives, we explain why the integrity comes after from
faith and it is a desirable trait in Islam.
Honesty is such a keyword that includes many moral values within.
No action has religious or moral value without honesty. Although an
action, for instance, seems right, it does not mean right if the intention
is not good and this hurts religiosity since religion and life did not go
together. Thus, honesty is an existential disposition that makes selfjudgments
from top to toe, not only seems right but actually is right,
reaches out to intention and beyond, and nests in the characteristics
which feed intention. Judging whatever comes and goes in the mind
without looking at this disposition makes religiousness meaningless and
religious life restrain to some words and rituals. Hence, honesty is a
comprehensive phenomenon that regulates attitudes and behaviors of
individuals towards every people starting from himself, and everything
around, even the smallest creature just because it is created.
Bookmark/Search this post with
Abstract (Original Language):
Bu makale, doğruluğu, dindar bireyi ve dini hayatı ortaya çıkaran, iman ve hayat bütünleşmesini sağlayan temel bir faktör olarak ele alıp incelemektedir; çünkü ahlâkî norm ve değerler, insanın benliğini, güçlerini, yeteneklerini ve imkânlarını gerçekleştirmesi bakımından hayati bir önemi arz eder. Dindar bir kişilik hedefinin "doğruluk" olmadan hayata geçirilmesi beklenemeyeceği gibi ahlâkî sorunların tüm kişiliğin incelenmesinden ayrılamayacağı aşikârdır. Makalede önce doğrulukla ilgi Batı ve İslam literatüründe bulunan kavramlar ele alınıp incelenmiş daha sonra ise İslam dini açısından “doğruluğun neden imandan sonra gelen ve istenen bir durum olduğu” psikolojik ve felsefi bakış açısıyla açıklanmaya çalışılmıştır. Doğruluk, bütün ahlâkî vasıfları kendinde toplayan anahtar bir kavramdır. Bir eylem, doğruluk süzgecinden geçmemiş olan hiçbir eylemin dini-ahlaki bir değeri yoktur. Örneğin, bir eylem yapılış itibariyle doğru gözükse dahi niyet doğru değilse, inanç - hayat bütünleşmesi gerçekleşmeyecek, dindarlık süreci yara alacaktır. Dolayısıyla doğruluk, dıştan içe doğru kendi sorgulamasını kendisi yapan, sadece eylemde gözükmeyen, eylemi ortaya çıkaran niyete kadar uzanan ve dahası, niyeti besleyen karakteri kendine yuva yapan, kişiliği madden ve ruhen ayakta tutan, varoluşsal bir mayadır. İnsan bilincine düşen ve oradan eyleme dönüşen ne varsa, bu mayayla yoğrulmadan değerlendirilmeye tabi tutulduğunda, dindarlık anlam kazanmayacak, dini hayat denilen olgu sadece birtakım söz ve ritüellere hapsedilmiş olacaktır. Demek ki doğruluk, önce bireyin kendisinden başlamak üzere ilişkili olduğu bütün kişi ve çevrelere karşı, hatta yaratılan olmasından dolayı bütün varlıklara karşı dahi, davranış ve tutumlarını düzenleyen kuşatıcı bir değerdir.
FULL TEXT (PDF):
- 27