VICTOR HUGO PORTRESE IN NAMIK KEMAL AND BEŞİR
FUAD
Journal Name:
- Turkish Studies
Key Words:
Keywords (Original Language):
Author Name | University of Author | Faculty of Author |
---|---|---|
Abstract (2. Language):
Undoubtedly, Victor Hugo is the name most influenced by the
Turkish writers during the period of modernization. Victor Hugo has put
forward the idea of the freedom in the art by adding preface to the
Cromwell play which is accepted as a French romantic declaration.
Romanticism not only become a form of artistic expression but also
become a form of thought. Turkish novelists have written their first novel
examples in the framework of romance movement. In this preference of
the authors of Tanzimat period, romantism has been effective in
expressing nationality, homeland, and liberty topics enthusiastically. The
most important of the writers who have a deep love and respect for Victor
Hugo is undoubtely Namık Kemal. The Celal, which was written by Namık
Kemal and accepted as a romanticism manifesto in Turkish literature,
has a wide evaluation in this preface related to the romantic art concept.
With this work, Namık Kemal, who introduced the romance to the
Turkish society, did not hesitate to express his admiration for Hugo at
every opportunity. In this period, there were writers who admire Victor
Hugo but also opponent him. Beşir Fuad came forward with his
opposition to the Victor Hugo. The Victor Hugo work which was written
by Beşir Fuad, considered the first criticized biography of the Turkish
literature, brought serious criticism to Hugo’s artistic understanding.
Beşir Fuad, with the criticism of Victor Hugo in a society where he
followed curiously, was also the initiator of many literary polemics
around Hugo. In this study, Victor Hugo will be evaluated on two different
perspectives based on admiration and criticism. It will be discussed the
reasons underlying Namık Kemal’s admiration for Victor Hugo and the
sources of Beşir Fuad’s criticism of Victor Hugo.
Bookmark/Search this post with
Abstract (Original Language):
Modernleşme dönemi Türk yazarlarının en fazla tesirinde kaldığı isim hiç şüphesiz ki Victor Hugo’dur. Hugo, Fransız romantizmin bildirisi olarak kabul edilen Cromwell adlı oyununa eklediği ön sözde sanatta özgürlük görüşünü ortaya atmıştır. Romantizm sadece bir sanatsal anlatım biçimi olmakla kalmamış aynı zamanda bir düşünce biçimi halini almıştır. Türk romancıları ilk roman örneklerini romantizm akımı çerçevesinde kaleme almışlardır. Tanzimat dönemi yazarlarının bu tercihinde romantizmin “vatan”, “millet”, “hürriyet” gibi konuları heyecanlı bir şekilde dile getirmeye uygun olması etkili olmuştur. Victor Hugo’ya derin bir sevgi ve saygı besleyen yazarlardan en önemlisi hiç şüphesiz ki Namık Kemal’dir. Namık Kemal’in kaleme aldığı ve Türk edebiyatında romantizmin manifestosu olarak kabul edilen Celâl ön sözünde romantik sanat anlayışıyla alakalı geniş bir değerlendirmesi mevcuttur. Bu eseriyle romantizm akımını Türk toplumuna tanıtan Namık Kemal Hugo’ya olan hayranlığını her fırsatta dile getirmekten geri durmamıştır. Bu dönemde Victor Hugo hayranı yazarlar olduğu gibi Victor Hugo karşıtı yazarlar da görülmüştür. Beşir Fuad bu dönemde Victor Hugo karşıtlığıyla öne çıkmıştır. Türk edebiyatının ilk tenkitli biyografisi olarak kabul edilen Victor Hugo adlı eserinde Hugo’nun sanat anlayışına ciddi eleştiriler getirmiştir. Beşir Fuad, Victor Hugo’nun ilgiyle takip edildiği bir toplumda ortaya koyduğu eleştirilerle Victor Hugo etrafında cereyan eden birçok edebî polemiğin de başlatıcısı olmuştur. Bu çalışmada Victor Hugo’ya hayranlık ve eleştiri eksenli iki farklı bakış açısı değerlendirilecektir. Namık Kemal’in Victor Hugo’ya olan hayranlığının altında yatan nedenler ve Beşir Fuad’ın Victor Hugo’ya yönelik eleştirilerinin kaynağı irdelenecektir.
FULL TEXT (PDF):
- 30