THE MILITARY POSITION OF BRITAIN DURING ÇANAK(KALE) CRISIS
Journal Name:
- Turkish Studies
Keywords (Original Language):
Author Name | University of Author | Faculty of Author |
---|---|---|
Abstract (2. Language):
Because of a heavy defat suffered by the Greek Army at the hands of The Turkish Army, the National Struggle Movement came to new stage. After September 10, 1922, the Turkish Armies’ target was the Turkish Straits and İstanbul, so the British and her allies. Following the Bolshevik Revolution, the plans of partition agreements of the United Kingdom, France and Italy regarding Ottoman Empire fell apart. Since the British Government was pursuing İstanbul as her part, French and Italian Governments left Britain alone with the Turkish Army in Çanakkale. The British Government, on the one hand, engaged defense preparations with its limited military forces, on the other hand sought new allies, colonies and Balkan States. Yet, when it failed, the British Government was found itself communicating with Mustafa Kemal Pasha described himself earlier as a adventurer. This period from 10th to 30th September 1922, was called as “Çanak Crisis” since Britain was confronted by the Turkish Army and her allies left her alone. During the crisis, although Cabinet members had differences of opinion, the United Kingdom showed decisiveness to defend Çanakkale and the Dardanelles in the event of a Turkish attack. As a result of mentioned decisiveness, comprehensive analyses were prepared. With planning possible defence movements, troops were sent to area. At the end, Mustafa Kemal Pasha’s approval of an armistice invitation within the frame of Paris memorandum on condition that Istanbul, the Dardanelles, Bosphorus and East Thrace would be belong the Turks. With signing of the Armistice of Mudania, George Lloyd’s political career was coming to end. Britain's military status, the results of the defense strategy and applications in and around Çanakkale will be explained in this article in the light of the British documents.
Bookmark/Search this post with
Abstract (Original Language):
Büyük Taarruz sonucunda Yunan ordusunun dünya tarihinde ender görülen bir hezimet ile Anadolu’yu terk etmesi Millî Mücadele Hareketini yeni bir aşamaya getirmiştir. 10 Eylül 1922 sonrası Türk ordusunun hedefi artık Yunanlılar değil Boğazlar ve İstanbul’daki İngiltere ve müttefikleridir. Osmanlı Devleti’ni paylaşım aşamalarının Bolşevik İhtilali neticesinde kısmen ama önemli değişikliğe uğraması sonunda Boğazlara yerleşmeyi düşünen İngiltere’nin bu isteğine sıcak bakmayan Fransa ve İtalya, Çanakkale’de İngilizleri Türk ordusu ile yalnız bırakmıştır. Bir taraftan sınırlı kuvvetleri ile savunma hazırlıkları yapan İngiltere diğer taraftan yeni müttefik arayışına girmiş, kolonileri ve Balkan devletlerini yoklamış, onlardan da yüz bulamayınca tekrar Fransa ve İtalya’ya dönerek Türklere karşı savaşa iknaya çalışmış, başarısız olunca maceraperest diye tanımladığı Mustafa Kemal Paşa ile masaya oturmaya mecbur olmuştur. Ancak 10 Eylül 1922’den 30 Eylül 1922’ye kadar geçen zaman dilimi içinde sıcak çatışma ile yüz yüze kalan ve yalnızlığa mahkûm olan İngiliz idaresi bu sürede meydana gelen süreci Çanakkale’yi Çanak olarak isimlendirdiği için “Çanak Krizi” olarak tanımlamıştır. Bu kriz esnasında her ne kadar Hükümet üyeleri arasında fikir ayrılıkları kendini gösterse de Kabine Türk ordusunun saldırması durumunda Çanakkale ve Boğazı savunmada kararlılık göstermiştir. Bu kararlılığın bir sonucu olarak Boğazın ve kentin savunulması konusunda geniş analizler yapılmış, muhtemel savunma hareketleri planlanarak bölgeye askeri kuvvet sevk edilmeye başlanmıştır. Ancak Mustafa Kemal Paşa’nın Paris notasında yer alan İstanbul, Boğazlar ve Doğu Trakya’nın Türklere verilmesi karşılığında ateşkes çağrısını kabul etmesi Mudanya Mütarakesi’nin imza edilmesiyle sonuçlanacak, bu netice Başbakan Lloyd George’un siyasi kariyerinin sonunu getirecektir.
FULL TEXT (PDF):
- 9