You are here

DİLDE SADELEŞME ve TÜRKÎ-İ BASÎT HAKKINDA DÜŞÜNCELER

THE THOUGHTS UPON SIMPLIFICATION IN LANGUAGE AND TURKÎ-I BASÎT

Journal Name:

Publication Year:

DOI: 
http://dx.doi.org/10.7827/TurkishStudies.864
Author NameUniversity of AuthorFaculty of Author
Abstract (2. Language): 
Turkî-i Basît is a poetry comprehension based upon non-subordinates formed with Turkish words, which was initiated by Tatavlalı Mahremî and Edirneli Nazmî in the 16th century, upon increasing the use of Arabic and particularly Persian words in Divan Literature. This thought was first put forward by Fuat Köprülü. Those who adopted this thought of Köprülü regarded Turkî-i Basît as the movement of Turkish Conservatizm, nationalist and reaction to usage of Arabic and Persian words. In the recent studies related to the subject, ıt is suggested that Turkî-i Basît is not a literary movement but a branch of localization with just a movement characteristic. In this study, the process related to Turkî-i Basît was handled from the start, the research carried out on this subject was examined, and it was concluded that the efforts of the representatives of Turkî-i Basît were individual attempts.
Abstract (Original Language): 
Türkî-i Basît divân edebiyatında Arapça ve özellikle Farsça kelime ve tamlamaların kullanımının artması üzerine XVI. yüzyılda Tatavlalı Mahremî ile Edirneli Nazmî’nin başlattığı tamamen Türkçe kelimelerden oluşan ve terkipsiz yazmaya dayanan bir şiir anlayışıdır. Bu görüşü ilk kez Fuad Köprülü ortaya atmıştır. Köprülü’nün bu görüşünü benimseyenler Türkî-i Basît’i Türkçecilik akımı, milliyetperverlik, Arapça ve Farsça kelime kullanımına karşı bir tepki olarak değerlendirmişlerdir. Konuyla ilgili son zamanlarda yapılan araştırmalarda Türkî-i Basît’in bir edebî akım değil kelimenin tam anlamıyla bir akım özelliği taşıyan Mahallileşme’nin bir kolu olduğu ileri sürülmüştür. Bu çalışmada Türkî-i Basît’le ilgili süreç en baştan itibaren ele alınmış; konu üzerinde yapılan araştırmalar incelenerek Türkî-i Basît temsilcilerinin sade Türkçeyle yazma çabalarının münferit girişimler olarak değerlendirilmesinin daha doğru olacağı kanaatine varılmıştır.
292-329