Peter L. Berger’s Understanding of Alienation: Loss of Dialectical
Consciousness
Journal Name:
- Beytulhikme An International Journal of Philosophy
Keywords (Original Language):
Author Name | University of Author |
---|---|
Abstract (2. Language):
This study is focused on the understanding of alienation in Peter L. Berger. It should be noted that Berger’s view on aliena-tion is highly connected with his phenomenological sociology. In this respect, his ideas regarding alienation are generally different from the other sociologists, who deal with the same subject. Ac-cording to Berger, alienation is given in the socialization process of the individuals, so it is anthropologically obligatory. In other words, alienation is a process in which the dialectical relationship among ‘individual’ and ‘his world’ is lost in the minds. In a sense, people could forget that the world mentioned above are coopera-tively produced and maintained. In this respect, an ‘alienated con-sciousness’ is a consciousness, which is not ‘dialectical’. Finally, Berger emphasizes that the true relationship among ‘human’ and ‘world’ is disordered on the mind and while the ‘procreator’ is rec-ognized as only a product, actor becomes a subject that is just af-fected externally. For Berger, the only way to avoid from alienation is to recognize the socio-cultural world as a consequence of hu-man’s own activity and so providing the ‘cohesiveness’ instead of understanding socio-cultural world as natural facts.
Bookmark/Search this post with
Abstract (Original Language):
Bu makale Peter L. Berger’in yabancılaşma anlayışına odak-lanmaktadır. Berger’in yabancılaşma anlayışı, onun temel sosyolojik yaklaşımı olan fenomenolojik sosyolojiyle yakından ilgilidir. Bu ba-kımdan yabancılaşmaya dair görüşleri bu konuyla ilgilenmiş olan birçok sosyologunkinden farklı bir niteliğe sahiptir. Berger’e göre yabancılaşma, insanın toplumsallığında verilidir, yani antropolojik açıdan kaçınılmazdır. Bir başka deyişle yabancılaşma, birey ile onun dünyası arasındaki diyalektik ilişkinin bilinçte kaybolduğu bir sü-reçtir. Çünkü birey, sosyal gerçekliğin kendisi tarafından ortaklaşa-üretilmesi ve sürdürülmesi gerektiğini unutur. Dolayısıyla yabancı-laşan bilinç diyalektik olmayan bir bilinçtir. Berger, insan ile sosyo-kültürel dünya arasındaki doğru ilişkinin bilinçte altüst olduğunu ve aktörün sırf kendisine etki edilen bir nesne haline geldiğini, üre-tenin ise sadece bir ürün olarak algılandığını vurgular. Ona göre ya-bancılaşmadan kurtulmanın yolu yabancılaşmaya yol açan sosyo-kültürel dünyanın doğal bir olgu olmaktan çıkarılarak onun, insanın kendi aktivitesinin ürünü olduğunu hatırlamak suretiyle yeniden uyumu sağlamaktır.
- 2