Journal Name:
- Celal Bayar Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dergisi
Author Name | University of Author | Faculty of Author |
---|---|---|
Bookmark/Search this post with
Abstract (Original Language):
Avrupa Birliği (AB), Ekonomik ve Parasal Birliğin (EPB) oluşması yolunda ilk adımı, 1957 yılında imzalanan Roma Anlaşmasıyla atmıştır. Bu tarihten itibaren üye ülkelerin aşama aşama bu hedefe doğru yürüdüğü görülmektedir.
AB, önce Ortak Pazarın yasal düzenlemesi olan Tek Avrupa Senedini 1987 yılında yürürlüğe koymuş, ardından da 1 Ocak 1993 tarihinde Ortak Pazar uygulamasına geçmiştir. "Avrupa Anlaşması" olarak da bilinen Maastriht Anlaşması, 7 Şubat 1992de 12 AB üyesinin devlet veya hükümet başkanları tarafından imzalanmış ve üye ülkelerin parlamentoları tarafından onaylandıktan sonra 1993 yılında yürürlüğe girmiştir (Seyidoğlu, 2001:235). Söz konusu anlaşma, AB'nin EPB olma yolunda attığı en hayati adım olarak değerlendirilmektedir. Maastricht Anlaşması, EPB için gerekli olan uyum kriterlerini açık olarak ortaya koymu ş ve üye ülkeleri bu konuda titiz davranmaya davet etmiştir.
1967
yılında
n itibaren AB ile bütünleşmek isteyen Türkiye, 11 Aralık 1999 tarihinde gerçekleştirilen Helsinki Zirvesi ile önemli bir gelişme kaydetmiştir. Bu Zirve neticesinde Türkiyenin aday ülke statüsüne kavuşması, Cumhuriyetin kuruluşundan bu yana hedeflenen çağdaı uygarlık seviyesine ulaşma yönünde AB ile karşılıklı olarak gösterilen siyasi iradenin bir göstergesidir. Bu şekilde Türkiye'nin üyelik yolunun açılması, yıllardır sürdürülen bütünleşme çabalarının, başta Gümrük Birliği olmak üzere gerçekleştirilen önemli ilerlemelerin bir mükafatı olmuştur. Ancak bundan sonrası, Türkiyenin üstün bir performans sergilemesine, hızlı ve kapsamlı bir şekilde EPB hedeflerine uyum sağlamasına bağlıdır.
FULL TEXT (PDF):
- 2