INTEGRATIVE COUNSELING PRACTICE IN A LONG-TERM GRIEF: A CASE REPORT
Journal Name:
- The Journal of Academic Social Science Studies
Key Words:
Keywords (Original Language):
Author Name |
---|
Abstract (2. Language):
In this study, we present the counseling sessions administered to a client who has been in a long-term mourning period. Although it has been a long time after the multiple losses experienced by the client, there has been no decrease in client’s response to the losses. In the sessions, integrative counseling with client-centered approaches, cognitive approaches Malkinson model (2009) and Worden model (2001) were administered. In the first sessions, basic counseling techniques such as confrontation and interpretation were avoided. The client was supported in order to establish trust and
realistic language was used.Cognitive forms were utilized to follow the thoughts of the
client. Techniques such as exploration of automatic thoughts, exposure, letter writing,
mini-survey and socratic metod were also used. In addition, psycho-educational
information which explains the situation was also provided in the sessions. The client
lost his/her mother nearly two months after losing his wife/husband. Although it has
been eighteen months over the deaths, there has been no decrease in client’s response to
the losses and the client was not able to adapt to a life without her/her husband/wife. A
total of twenty-two sessions, including monitoring studies, were held. The primary aim
of the sessions was to help to the client in re-interpreting, configuring and adapting to
his/her life after the losses and to develop adaptive strategies towards to changing life
conditions. At the end of the sessions, although all the predetermined goals are not
achieved, the favorable outcomes are noteworthy.
Bookmark/Search this post with
Abstract (Original Language):
Bu çalışmada uzun süredir yas döneminde olan bir danışana uygulanan psikolojik danışma oturumlarına yer verilmiştir. Çalışmada ele alınan olgunun yaşadığı çoğul kayıpların ardından oldukça uzun bir zaman geçmesine rağmen kayba yönelik tepkilerinde herhangi bir azalma olmamıştır. Oturumlarda birey merkezli yaklaşım ve bilişsel yaklaşımın yanı sıra Malkinson (2009) ve Worden (2001) tarafından önerilerin modellerin entegrasyonundan oluşan bütünsel bir yaklaşım uygulanmıştır. İlk oturumlarda, yüzleştirme ve yorumlama gibi temel psikolojik danışma tekniklerinden kaçınılmıştır. Danışanla güven ilişkisinin geliştirilmesi adına danışana destek sağlanmakla birlikte gerçekçi bir dil kullanılmaya çalışılmıştır. Danışanın düşüncelerinin takip edilmesi adına bilişsel formlardan yararlanılmıştır. Otomatik düşüncelerin keşfi, maruz bırakma, mektup yazma, mini araştırma ve sokratik sorgulama kullanılan teknikler arasındadır. Ayrıca oturumlar içerisinde danışana içinde bulunduğu durumu açıklayan psiko-eğitimsel bilgiler de verilmiştir. Olgu eşini kaybetmesinden yaklaşık iki ay sonra annesini de kaybetmiştir. Kayıpların üzerinden on sekiz ay geçmesine rağmen danışanın yasa yönelik tepkileri azalmamış ve eşinin olmadığı bir hayata uyum sağlayamamıştır. Danışanla, izleme çalışmaları dahil olmak üzere, toplamda yirmi iki oturum gerçekleştirilmiştir. Oturumlarda kayıp yaşantısı sonrası danışanın yaşamını yeniden anlamlandırma ve yapılandırmasına, değişen yaşam koşullarına yönelik uyum sağlayıcı stratejiler geliştirilmesine ve ölen kişiyle olan ilişkisini düzenlemesine yardımcı olunmaya çalışılmıştır. Oturumlar sonlandırıldığında belirlenen amaçların tamamına ulaşılamasa da elde edilen olumlu sonuçlar kayda değer niteliktedir.
FULL TEXT (PDF):
- 1