MAGNESIA ON THE MEANDER AND THE NEOKOROS OF ARTEMİS HONOUR
Journal Name:
- The Journal of Academic Social Science Studies
Keywords (Original Language):
Author Name | University of Author | Faculty of Author |
---|---|---|
Abstract (2. Language):
Following the annexation of the Kingdom of Pergamon to Rome, a new power emerged to dominate Anatolia. Rome, initially pursued a policy of liberating Greek cities in accordance toold Hellenistic tradition. Later giving up this policy however, she administered the "Provincia Asia", i.e. Province of Asia meaningly Anatolia, in a regime that was dominated by Roman administrative system and culture.
In Anatolia Kingdom of Pontus challenged Roma generals most. But including Pontus, Kappadokia, Armenia and Greek or native all temple states of southern, western and northern Anatolia submitted to Rome. Chaotic situation in Anatolia which was resulted from Galatian king Amyntas' death in 25 B.C. was settled by Roman initiative and Kingdom of Galatia became of Anatolia started in full capacity.
Struggles between famous Roman generals and their armies ended only in Augustus'time. Being sanctioned by the Senate, Augustus not only established a new dynasty but he was also sanctified and deified because of the peace that he consolidated throughout the empire. This imperial cult which was institued during the reign of Augustus was introduced to Anatolia as a result of Roman domination. Thus in antiquity especially for provincial cities title of "neokoros" in other words privilege of possessing imperial cult became an important figure for cities. In this matter the city of Magnesia on the Meander forms a special example. City, by using coins, announced that she was helding the honour of Artemis Neokoros, i.e. temple wander of Artemis Leucophryene.
Bookmark/Search this post with
Abstract (Original Language):
Pergamon Krallığı'nın bir anlamda Roma'ya armağan edilmesiyle Anadolu'ya egemen olacak yeni güç ortaya çıkmıştır. Roma, önce Yunan kentlerini, eski Hellenizm geleneği içinde özgür kılmaya çalışacak, ancak daha sonra bundan vazgeçerek "Asia Eyaleti"ni (Provincia Asia = Anadolu) Roma idare sisteminin ve kültürünün egemen olacağı bir düzen içinde yöneterek, şekillendirecektir.
Roma komutanlarını Anadolu'da en çok uğraştıran Pontos Krallığı olmuştur. Ancak Pontos dâhil Kappadokia, Armenia, güney, batı ve kuzey Anadolu'nun Yunan ve yerel tapınak devletleri sonunda Roma'ya boyun eğecektir. İ.Ö. 25'de Galatia Kralı Amyntas'ın ölümünden sonra ortaya çıkan kargaşa ortamı, Roma'nın girişimiyle yok edilecek, Galatia Krallığı Anadolu'da senato eyaleti olarak kurulmayan ilk eyalet olarak Roma İmparatorluğu'na katılacak ve artık tam anlamıyla Anadolu'nun Romalılaşma (!) süreci başlayacaktır.
Roma'nın ünlü komutanları ve onların orduları arasındaki çekişmeler ve çekemezlikler ancak Augustus döneminde son bulur. Senato'nun izniyle Augustus yalnız yeni bir hanedan kurmakla kalmaz, aynı zamanda gerçekleştirdiği barış ortamından dolayı kutsanarak tanrılaştırılır. Ve Augustus zamanında oluşturulan bu kült, Roma egemenliği ile birlikte Anadolu şehirlerine de girmiştir. Dolayısıyla antik dönemde özellikle eyalet kentlerinde "Neokoros" başka bir ifadeyle şehirlerin bünyelerinde bulundurma ayrıcalığına sahip olunan imparator kültü önemli bir unsur olmuştur. Bu konuda Magnesia ad Maeandrum kenti özel bir örnek oluşturmaktadır. Kent, sikkeleri kullanarak Artemis Neokoros (=Artemis Leukophryene'nin tapınak bekçisi) onuruna sahip olduğunu dünyaya duyurmuştur
FULL TEXT (PDF):
- 4
271-291