THREE SEMBOLS OF CULTURAL IDENTITY in CRETE: LYRA, LUTE and DANCE
Journal Name:
- The Journal of Academic Social Science Studies
Keywords (Original Language):
Author Name | University of Author |
---|---|
Abstract (2. Language):
The elements bearing a semiological feature and representing the Cretan culture, Cretan music and even the island itself since 11th century are the trigon of the lyra, the lute (lagouto-laouto) and the dancer accompanying them. The symbolic characteristic of the lyra which migrated to Crete from the medieval Europe and Byzantium, augmented its importance in Crete further and just like rebec representing the palace, David and religious music in the medieval period, the instrument, along with the lute, has become a semiological element emphasizing the traditional spirit of Crete among the natives and in the tourism sector. The use of lyra, lute and dancer motives, especially in the market for the tourism and touristic goods, has revealed the concept of semiosis, which is defined by Charles Price, one of the pioneers of semiology theory, as ‚an element representing a certain thing within a certain context‛. Because the dance, along with the lyra and the lute, has expressed the fundamental idea of Cretan society since the antiquity and has been the most authentic evidence ofthe continuation of the tradition. The islanders can dance for hours on social occasions, weddings and festivals and these dances are subdivided into several genres. In this context, just like in Stokes’ discourse arguing that music and dance in certain societies are the only ways to enable the community consider itself as a community, the trigon in question appears to be a crucial element for centuries, creating the national and social identity of the society and generating the cultural unity.
In this paper, the lyra, lute and dancer trigon being the national identity of Crete and having the semiological feature will be discussed with their historical features within the context of the identity and semiology theories. The findings will be exhibited by material acquired from the fieldwork carried out in that area.
Bookmark/Search this post with
Abstract (Original Language):
11. yüzyıl itibarıyla Girit kültürünü, müziğini ve adayı temsil eden unsurlar; lira1 ve lavta çalgıları ile onların eşlik ettiği dansçı öğeleridir. Lira çalgısının Bizans’tan Orta çağ Avrupa’sı ve Girit’e göç eden sembolik özelliği, buradaki önemini ayrıca arttırmış, orta çağda rebekin sarayı, Hz. Davud’u ve dini müziği temsil etmesi gibi, lavta ile birlikte geleneksel Girit ruhunu vurgulayan semiolojik bir unsur olma görevini üstlenmiştir. Özellikle turistik mağaza ve eşyalarda Girit kültürünün bir sembolü olarak lira, lavta ve dançşı motiflerinin kullanılması ise semioloji kuramının öncülerinden Charles Pierce’ın herhangi bir unsurun belirli bir şeyi, belirli bir çerçevede temsil etmesi olarak tanımladığı gösterge kavramını gündeme getirmiştir. Çünkü lira ve lavta çalgılarıyla birlikte dans (dansçı), yüzyıllardır Girit toplumunun temel düşüncesini ifade etmiş ve geleneğin devamının en otantik kanıtı olmuştur. Ada halkı sosyal olaylar, düğünler ve festivallerde saatlerce dans edebilmekte ve bu danslar kendi içlerinde türlere ayrılmaktadır. Bu bağlamda Stokes’un belli toplumlarda müzik ve dansın geniş cemaatin kendisini cemaat olarak görmesini sağlayan yegâne araç olması söyleminde olduğu gibi; söz konusu üç öğenin Girit adasında yüzyıllardır var olan, halkın milli, kültürel ve sosyal kimliğini oluşturan önemli unsurlar olduğu ve ayrıca adalar coğrafyasını etkilediği ortaya çıkmaktadır.
Bu makalede, Girit adasındaki lira-lavta ve dans öğeleri tarihsel özellikleriyle ve kimlik - semioloji teorileri bağlamında incelenecek, bulgular bölgede yapılan alan çalışmaları doğrultusunda elde edilen malzemeler ile desteklenecektir.
FULL TEXT (PDF):
- 3
855-866