MILAS (MESUDIYE) COPPER MINE (1750-1816)
Journal Name:
- Turkish Studies
Keywords (Original Language):
Author Name | University of Author | Faculty of Author |
---|---|---|
Abstract (2. Language):
Copper mines of Milas (Mesudiye) was the end point of Gumushane mining basin before opening of Black Sea to international trade. The mine was under the control of Gumushane Maden Emins and after that it controled by Vaqf-ı Humayun (Foundation of Ottoman Dynasty). We can understand that Gumushane Maden Emins took their support about supplying miners to the mine because of this new statue. The mine became almost inoperable so Ottoman administrators gave back the tax farming right (iltizam) to Gumushane Emins. It is understood that the mine had been an area of struggle for influnce between local authorities and central goverment. Because the mine had faced alot of problems at operation period. For example lack of qualified personel and mine flooding. İn addition struggle between ayans around the mine area is another negative factor about the production of the mine. The state took some precautions for making the Milas Copper Mine mor profitable. Requesting support for the mine from Gumushane Maden Emins, enabling powerful local ayans to receive tax farming rights, gradually increasing the taxes, facilitating the taxation and transportation are a few of those precautions. But, since there is no new information about the mine beginning forum XIX. century, we can understand that the mine was abondoned and closed. As we could follow the mine had opened again in the second half of XIXth century but it was closed after deportation of non-moslem subjects at early years of republic period. The main aim of this article is to study a local mine’s opening, operating and closing processes.
Bookmark/Search this post with
Abstract (Original Language):
Karadeniz’in uluslararası ticarete açılmasının öncesinde Milas (Mesudiye) kazasında ortaya çıkarılan bakır madeni Gümüşhane madenleri havzasının batıdaki en uç noktasında bulunuyordu. Maden bulunduktan sonra Gümüşhane Maden Eminlerinin kontrolünde kalmış, akabinde eminlerin elinden alınarak Vakf-ı Hümayun’a bağlanmıştır. Önce İstanbul merkezde bulunan ileri gelenler tarafından iltizam edilen madenin yeni statüsü, madenci, amele ve teknik eleman konusunda bağımlı olduğu Gümüşhane eminlerinin desteğinin azalmasına veya çekmesine sebep olduğunu göstermektedir. Madenin gelirleri düşüp işletilemez noktaya gelince tekrar Gümüşhane Maden eminlerine iltizam edilmiştir. Maden, merkezi hükümet ile yereli temsil eden maden eminleri arasında bir nüfuz mücadelesi alanı haline geldiği anlaşılmaktadır. Çünkü maden işletme aşamasında önemli problemlerle karşılaşmıştır. Yetişmiş teknik eleman eksikliği, madeni su basması bu problemlerden bazılarıdır. Ayrıca maden çevresinde gelişen ayanlar arasındaki mücadele üretimi olumsuz etkileyen bir başka unsurdur. Devlet, Milas Bakır Madeni Mukataasını iyileştirmek ve yükseltmek için çeşitli tedbirler almaya çalışmıştır. Gümüşhane eminlerinin madene destek çıkmalarını istemek, bölgedeki güçlü ayanların maden imtiyazını almalarını sağlamak, iltizamı kademeli bir şekilde artırmak, çıkarılan madenin naklini ve vergilendirilmesini kolaylaştırmak bu tedbirlerden bazılarıdır. Ancak XIX. Yüzyılın başlarından itibaren işletildiğine dair bir bilgiye ulaşılamayan madenin zamanla terk edildiği ve kapandığı anlaşılmaktadır. XIX. Yüzyılın ikini yarısında yeniden açıldığı anlaşılan maden Cumhuriyetin ilk yıllarında gayrimüslimlerin bölgeden gönderilmeleriyle tekrar kapanmıştır. Bu çalışma yerel ölçekte bir madenin açılması, işletilmesi ve kapanması sürecinde yaşanan ilişkileri incelemeyi amaçlamıştır.
FULL TEXT (PDF):
- 5
243-259