PREPARING TARGETS AND CLASSROOM ACTIVITIES IN
FOREIGN LANGUAGE TEACHING ACCORDING TO CO ACTION
ORIENTED APPROACH
(REVISED BLOOM TAXONOMY)
Journal Name:
- Turkish Studies
Key Words:
Keywords (Original Language):
Author Name | University of Author | Faculty of Author |
---|---|---|
Abstract (2. Language):
Co action oriented approach describes the learners as social
actors. Actor means a person performing and animating some duties.
Since foreign language is learned through some duties and actions as
well, it handles the learners as people who should perform tasks. A
person learns the language to communicate the others. Therefore,
emphasizing the needs of learner increase motivation and interest.
Learners should feel relax and free to reveal their needs. This c a n be
provided w i t h natural language environment. İf the a im of language is to
communicate, why can't we success to teach the pragmatic language? A
person is m u c h more interested to the subjects about his own life;
naturally he feels to express himself and tries to meet the others. For
this reason i n the environment of language learning being learner
centered, learners focus on both learning language and using
it.. .Teachers should only be facilitator and guide i n this learning
process. Since society of today is multilingual and m u l t i c u l t u r a l , it
emerges that people have different mother tongue as well. Components
of language like sociolinguistic and cultural properties should be
regarded absolutely. Mother tongues being different from each other
make target language more attractive because presumably target
language is only common point. This common point should be designed
as language environments being parallel their needs i n real life. That's
to say it should be started out basic life and experiences as stated in
NilüferTapan's studies. It should be made use of target language
according to needs and associated w i t h situations of individuals i n real
life. In the process of planning targets and organizing classroom
activities, information a n d s k i l l s gained by individuals are classified by
teachers i n advance and the activities including higher-order thinking
skillsshouldbe prepared. When examined Bloom's revised taxonomy, it
i s observed that it provides to learners easiness about cognitive
processes directing higher order t h i n k i n g s k i l l s and creativeness.
Bookmark/Search this post with
Abstract (Original Language):
Ortak eylem odaklı yaklaşım öğrenenleri sosyal aktörlerolarak
adlandırmaktadır. Aktör bir takım görevleri yerine getiren veya
canlandıran kişi olarak tanımlanmaktadır. Yabancı dil de b i r takım
görevler veya eylemler aracılığıyla öğrenildiği için öğrenenleri yerine
getirmeleri gereken görevleri olan bireyler olarak ele almaktadır. Birey
d i l i başkalarıyla iletişim kurmak için öğrenmektedir. B u yüzden bireyin
ihtiyaçlarının d i l öğretiminde ön p l a n a çıkartılması ilgi ve motivasyonu
artırmaktadır. Öğrenenler kendi ihtiyaçlarını ortaya çıkarabilmeleri için
kendilerini rahat ve özgür hissetmelidir. B u rahatlıkta ancak bireyin
doğal ortamıyla sağlanmaktadır. Mademki d i l in amacı iletişim kurmak,
o halde dil öğretiminde neden bireyin kullanımsal alanına
inilememektedir? Birey, kendi yaşantısına ve kendisini yakından
ilgilendiren konulara daha çok ilgi duymaktadır. Doğası gereği b ir
şekilde kendisini anlatma ihtiyacı hissetmektedir ve başkalarını
tanımaya çalışmaktadır. B u sebeple temelinde öğrenen olan bir d il
öğrenme ortamında birey hem d i l i öğrenmek hem de kullanmak için
odaklanacaktır. Öğretici b u öğretim ortamında yalnızca kolaylaştırıcı ve
yol gösterici olmalıdır. Günümüz toplumu çok dilli ve çok kültürlü
olduğu için artık bireylerin farklı ana d i l l e r i n in de olduğu ortaya
çıkmaktadır. B u sebeple d i l in bileşenlerinden olan toplum dilbilimsel ve
kültürel özelliklere dil öğretiminde muhakkak yer verilmelidir. Ana
d i l l e r in birbirinden farklı olması öğrenilen dili daha cazip hale
getirebilmektedir; çünkü bu yeni öğrenilmekte olan dil belki de
bireylerin tek ortak noktası olmaktadır. B u ortak nokta bireylerin
gerçek hayattaki ihtiyaçlarına paralel bir d i l eğitim ortamı şeklinde
tasarlanmalıdır. Yani Nilüfer Tapan'ın çalışmalarında sık sık belirttiği
gibi bireylerin temel yaşam-deneyim alanlarından yola çıkılmalıdır.
Öğrenme ortamında hedef dilden ihtiyaçlar doğrultusunda
yararlanılmalı ve bireylerin gerçek hayattaki durumlarıyla bir şekilde
ilişkilendirilmelidir. B u sebeple yabancı dil öğretiminde hedeflerin
planlanması ve sınıf içi etkinliklerin düzenlenmesi aşamasında
öğrenene kazandırılacak bilgi ve beceriler öğreticiler tarafından önceden
sınıflandırılmalı ve öğrenenlerin üst düzey zihinsel beceri ve
yaratıcılıklarını geliştirici etkinliklere yer verilmelidir. Bloom'un gözden
geçirilmiş taksonomisi incelendiğinde öğrenenleri b u üst düzey zihinsel
beceri ve yaratıcılıklara yönlendirecek bilişsel aşamalarla ilgili
öğreticilere kolaylıklar sunmakta olduğu gözükmektedir.
FULL TEXT (PDF):
- 10