You are here

Nazîr İbrâhîm-i Gülşenî ve Farklı Bir Kırk Hadîs Denemesi (Risâle-i Ehâdîs-i Erbaîn-i Sülâsiyye)

Journal Name:

Publication Year:

Author NameUniversity of AuthorFaculty of Author
Abstract (2. Language): 
Nazir Ibrahim Gulshani is not only a poet who has ability of poetship but also a sufi and a scientist. He is a sufi because of his membership of Gulshani tariqa and was educated by Hasan Sezai Gulshani (d. 1151 / 1738) in this tariqa. He also performed the office of judge in some Balkan cities at the same time and he has a Divan that contains his poems. Thus his influence on the Ottoman social and cultural life is very important in the eighteenth century. Nazir Ibrahim Gulshani has written nearly thirty works throughout his eighty years of life. But his works are not well-known and his identity is not recognized.The reasons why his works are not well-known enough has been explained in the introduction of the article. One of his works is Eddatu Ahâdeeth (İddetü Ehadis) that is available in the library of Gazi Hüsrev Begova in Saraybosna. This work is a different kind of Forty Hadith literature in Turkish and it has not any other copy in the libraries. This work was confused with his work titled Risale-i Ehadis-i Erbain-i Sülasiyye and registered in this library incorrectly under the name of İddetü ehadis as if it was different work. We believe that this work is Risale-i Ehadis-i Erbain-i Sülasiyye itself and not another work of his.
Abstract (Original Language): 
Nazîr İbrâhîm-i Gülşenî, mutasavvıf kimliği yanında ilmiye sınıfına mensûb bir kadı ve şâirlik yeteneği son derece güçlü bir şâirdir. O hem Gülşeniyye tarîkatı içerisinde Hasan Sezâî-i Gülşenî (ö. 1151 / 1738)’nin halifelerinden biri oluşu hem pek çok Balkan şehrinde kadılık ve kadı nâibliği görevlerinde bulunuşu hem de hacimli bir Dîvân’a sâhib oluşu hasebiyle XVIII. asır Osmanlı sosyal ve kültürel hayatında iz bırakmış bir şahsiyettir. Nazîr İbrâhîm-i Gülşenî seksen yıllık bir hayat içerisine otuz kadar kitap sığdırmış, fakat bu kitapları yeteri kadar yayılma imkanı bulamamış, bu sebeple de pek fazla tanınmamış bir kişidir. Eserlerinin yayılma imkanı bulamayışının sebepleri üzerinde makalemizin giriş kısmında bilgi verilmiştir. Bu eserlerinden bir tanesi de Saraybosna’da Gazi Hüsrev Bey Kütüphânesi’nde İddetü ehâdîs adıyla kayıtlı eseridir. Türk edebiyatında kırk hadîs geleneğinin farklı bir versiyonu konumundaki bu eser, şu an hiçbir kütüphânede nüshası mevcûd görünmeyen Risâle-i Ehâdis-Erbaîn-i Sülâsiyye adlı eseriyle karıştırılmış ve yanlış olarak İddetü ehâdîs ismiyle kaydedilmiş olmalıdır.
FULL TEXT (PDF): 
279
298