You are here

MİLLİ MÜCADELE DÖNEMİNDE ULUSAL EGEMENLİK ANLAYIŞI

Journal Name:

Publication Year:

Author NameUniversity of AuthorFaculty of Author
Abstract (Original Language): 
Şu anda gerçekleştirmekte olduğumuz panel, hepinizin bildiği gibi “Atatürk ve Cumhuriyet” konulu bir çalışma. Cumhuriyeti 29 Ekim 1923 tarihinde ilan ettik ama bu tarihe gelene kadar devlet yapısında ve toplumda oluşan bir birikim elbette mevcuttur. Bu birikimin tarihsel kökenini her ne kadar Osmanlı Devleti'ne indiriyor olsak da aslında somut adımların atıldığı dönem şüphesiz Milli Mücadele dönemidir. Ben bu nedenle konuşmamda, Milli Mücadele Dönemi'nde ulusal egemenlik kavramı nasıl ortaya çıkmış, nasıl hayat bulmuş ve ne şekilde uygulanmıştır; size bunlardan bahsetmek istiyorum. Tabii Millî Mücadele kavramından bahsederken Mustafa Kemal Atatürk’ün de bu kavramın gelişmesine dair yürüttüğü faaliyetlerin neler olduğundan bahsedeceğiz. Çünkü şüphe yok ki, Türkiye’de Cumhuriyeti'nin ilan edilmesinde baş aktör Mustafa Kemal Atatürk’tür. Her şeyden önce ulusal egemenlik, ulusal iradenin, yönetimin ulusun elinde bulunduğu, yani monarşinin, tekil yönetimlerin karşıtı olan bir yönetim biçimidir. Türkiye’de ulusal egemenlik kavramı, Milli Mücadele dönemi'nden itibaren uygulanıyor olmakla birlikte, bunun ortaya atılmasında, gelişiminde Mustafa Kemal'deki izdüşümlerinin de etkisi büyüktür. Sanırım bundan da bahsetmek gerekiyor. Hepimizin bildiği gibi Mustafa Kemal, Makedonya - Selanik’te doğmuş, büyümüş ve ilk-orta öğretimini o coğrafyada tamamlamış bir Osmanlı subayıdır, Türk gencidir. Makedonya, Selanik kozmopolit bir bölgedir ve bu bölgede pek çok etnik unsur, 19. Yüzyılın neredeyse tamamında azınlık isyanları dediğimiz isyanlar meydana getirmiştir. Bu isyanlar sırasında kendi ulusal devletlerini kurma düşünceleri, etnik unsurlarda baş göstermiştir. Tabii bu unsurların isyanları ve bu isyanlara karşı mücadele eden subaylar veya askeri okulda okuyan öğrenciler, bunlarla karşılaşan öğrenciler, Mustafa Kemallerden bahsediyorum. Bu azınlıkların isyanlarından etkilenmişler; ulusal egemenlik kavramlarının kendi uluslarında uygulanabileceğini hissetmişlerdir. Yani Türk ulusunu ve Türk ulusçuluğunu, ulusal devleti kurma düşüncesini azınlıklarla birlikte bu coğrafyada yaşayan Osmanlı gençlerinde de görmekteyiz. Yani imparatorluğun geri kalan coğrafyasına göre; bu coğrafyadaki Osmanlı gençleri/Osmanlı aydınları, bu düşüncelerden daha fazla ve daha erken dönemde etkilenmişlerdir. Tabii ulusal egemenlik fikrinin gelişimi açısından, Makedonya bölgesinin bir diğer avantajı, bu coğrafyaya imparatorluğun geri kalanından daha fazla miktarda basın-yayın organının giriyor olmasıdır. Yani burada çok fazla dergi ve kitaba ulaşılmasını ve bu kitaplar sayesinde, özellikle Fransız devriminin yaydığı bağımsızlık, özgürlük, hukukun üstünlüğü gibi kavramların bu coğrafyadaki Osmanlı aydınlarını, gençlerini, bu bağlamda Mustafa Kemali de etkilediğini düşünebiliriz.
579
587