ANDALUSIAN SOURCE OF ORIENTALISM IN THE 19TH CENTURY OTTOMAN ARCHITECTURE AND ANALYSIS OF SIRKECI TRAIN STATION
Journal Name:
- Turkish Studies
Key Words:
Keywords (Original Language):
Author Name | University of Author | Faculty of Author |
---|---|---|
Abstract (2. Language):
The 19th century with its dynamic and heterogeneous structure differs from the other periods. In this century while the world was experimenting technologically and socially important process at the same time in architectural field, as a concrete demonstration of culture, several eclectic and modernist styles were experienced. These stylistic approaches, at the early beginning of the 19th century was romantic later on turned out to be a modernist, were part of the experimentation process of architecture plus they became the stimulating forces for modernism. Likewise, the European countries the Ottomans were trying to be modern and spent efforts to catch the European technological and military level which struggle had an affect on its architecture as well. The 19th century’s a rich social-political composition created dynamisim not only for the political, military and social arenas of the Empire but also its art and architecture.
This study examines oriental style of the 19th century through the case study of Sirkeci Train Station and builts connections with the Islamic Andalusian culture, which formed in the Iberian Peninsula, instead generalizing the topic while talking about the Maghreb influence. The Sirkeci Train Station’s architectural style, which was built by August Jashmund in the period of Abdülhamid II, is examined and theoretical connection of this building with Mudejar Style is investigated through the paper.
Bookmark/Search this post with
Abstract (Original Language):
19. yüzyıl dinamik ve heterojen yapısıyla kendisinden önceki yüzyıllardan büyük farklılık arz eder. Dünyada teknolojik ve sosyal değişimler hızla ve sıklıkla yaşarken kültürün somut gösterge alanlarından olan mimaride çok çeşitli, eklektik ve modernizmin başlangıcı sayılabilecek üslupsal yönelimler dikkati çeker. Yüzyılın başlarında romantik, sonlarına doğru modern çizgiye kayan yaklaşımların egemen olduğu bu üsluplar mimaride bir arayış sürecinin parçaları olmalarının yanı sıra modernist sürece geçişte itekleyici görev üstlenirler. Avrupa ülkelerinde yaşanan bu yoğun değişimler, Osmanlı İmparatorluğu'nu kısa zamanda etkisi altına alır. Batılı gelişmiş ülkelerin teknolojik ve askeri seviyesini yakalamak için İmparatorluğun girdiği yoğun çaba mimarisinin bu değişimden payını almasına neden olur. 19.yy'ın Avrupa Sanatı'ndaki çok renkli durumu yalnızca Osmanlı İmparatorluğu'nun sosyo-politik yapısında dinamik bir etki yaratmaz aynı zamanda Osmanlı Mimarisi'ne farklı bir boyut kazandırır.
Bu çalışma 19.yy Osmanlı Sanatı'nda görülen Oryantalist yaklaşımları Sirkeci Garı özelinde incelemekte, Oryantalist formların kaynaklarını Kuzey Afrika Mağrip kökenine atfeden genel geçer değerlendirmelerden ziyade özellikli olarak bu formları İber Yarımadası'nda gelişmiş olan Endülüs İslam Medeniyeti ile ilişkilendirmektedir. Çalışmada II. Abdülhamid döneminde Alman Mimar August Jashmund tarafından tasarlanan Sirkeci Garı'nın mimari üslubu değerlendirilmekte, Avrupa etkisi ile moda olan Oryantalist üslubunun Doğu ve Batı sanatlarının karışımı niteliğindeki Müdeccen (Mudéjar) üslupla olan kavramsal benzerlikleri mercek altına alınmaktadır.
FULL TEXT (PDF):
- 10