You are here

THE FALL OF CONSTANTINOPLE (KONSTANTİNOPOLİS DÜŞTÜ) STEVEN RUNCIMAN, (Çev: Derin TÜRKÖMER), Doğan Kitapçılık, 3.Baskı, ISBN:975-6817-67-4, Kasım 1999, ss.247

Journal Name:

Publication Year:

Abstract (2. Language): 
Bu çalışmada incelenecek olan eser Britanyalı tarihçi Steven Runciman’ın1965 yılında yazdığı The Fall of Constantinople (Konstantinopolis Düştü) kitabıdır. Ünlü bir tarihçi olan Runciman’ın bakış açısından İstanbul’un fethini okumak iyi bir tarihçiden akademik bir tarih kitabı okumaktan öte, bir batılının gözünden büyük fethin anlatımını okumaktır. Yazarın bu kitabı yazmak için yola çıkış öyküsü de esasen eserin önemini ortaya koyuyor. Yazar kitabı yazdığı tarihte “son elli yıldır bu fethi anlatan bir eser hariç hiçbir batılı eser yayınlanmamıştır” diyerek yola çıkış nedenini belirtmiştir. Kitabı yazarken doğu ve batı kökenli birçok tarih kitabı ve tarihçiyle de bağlantısı olmuş ve 1453 İstanbul’un fethini, Konstantinopolis Düştü adıyla kitaplaştırarak yayınlamıştır. Kitapta dil sade, anlaşılır ve bir tarih romanı tadında olmakla okuyucuyu sürükleyecek şekilde kullanılmıştır. Kitabın sonunda oldukça zengin bir kaynakça bölümü ve sonrasında dizin bölümü gelmekte ve içinde anlatılan konuya paralellik gösteren küçük haritalarla o dönem okuyucunun aklına resmedilmektedir. Kitabın en sonunda da dönemin Batı Anadolu ve Balkanlar haritası bulunmaktadır. İncelemeyle ilgili özet verip daha sonra belirli kriterleri ayrı ayrı ele almadan önce belirtmek isterim ki Türk tarihini yalnız Türk tarihçilerden değil objektif olan tüm tarihçilerden okumak, kişiye çok daha geniş bakış açısı kazandırmaktadır. Bu kitabı elime ilk aldığımda klasik anlamda oryantalist bir bakış açısı ile yazılmış bir kitap okuyacağımı düşünerek fakat yine de farklı bir görüşe olan merakıma yenik düşerek okumaya başladım. İlerledikçe gördüm ki kitap gerçek anlamda akademik bir çalışma ve fakat bir o kadar da sürükleyici ve okuması keyifli bir çalışma olmuş. Önsözünde kitabın yazıldığı dönem henüz genç bir Türk tarihçisi olan Prof. Halil İnalcık’a da atıf yapılarak kendisinden de yararlanıldığının belirtildiğini söylemek isterim. Çok ciddi bir çalışma ve emek sonucu ortaya çıktığını düşündüğüm kitabın, özellikle tarih severlerce mutlaka okunması gerekir diyebilirim.
29
31