Journal Name:
- İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi Mecmuası
Author Name |
---|
Bookmark/Search this post with
Abstract (Original Language):
Hukuk biliminin anahtar sorunu değer-olgu, olan-olması gereken ilişkisidir. «Hukuk nedir?» sorusuna verilen yanıt temelde «değer-olgu», «olan-olması gereken» ikilemine bağlıdır. Hukukta «değer» ve «olması gereken» kavramlarının varlığını kabul etmeyenler veya hukuk dışı olduğunu söyleyerek, pozitif olguya dayanıp hukuku açıklayanlar hukuk felsefesinde «reel görüşlerin» temsilcileri arasındadırlar.
Reel görüşler, eylemsel olarak varolanı veri kabul edip, araştırma ve açıklamalarını bu esasa dayandıran, aşkın (transandan) ve fizikötesi (metafizik) tartışmaları yararsız diye yadsıyan, saltlıkla pozitif olguya dayanan düşünce sistemleridir. Bu pozitif olgu insanın biyolojik realitesi, ekonomik ilişkiler, toplumdaki güçler savaşımı gibi somut, pozitif insan davranış ve durumları olduğu gibi, yürürlükteki kuralın (normun) pozitivitesidir.
Ekonomi ve güçler arasındaki ilişkiler gerçek bir pozitiviteden yol alıp sosyolojik temellerden destek alırken, «kuralın pozitivitesi» konmuş olma (posere, positum, poser par une autorité) olgusuna dayanmaktadır.
Felsefi ve sosyolojik pozitivizm insan davranışlarının somutluğu içinde hukuku açıklarken, hukuksal pozitivizm akımı normun somutluğunu ölçüt almaktadır. Sosyolojik ve felsefi pozitivizmle hukuksal pozitivizmin kanımızca ortaK yanı «somut, eylemsel, gözlemlenebilir olma» öğesidir. Bu da doğaldır ki tüm ideal görüşlerin yadsınması anlamına gelir.
FULL TEXT (PDF):
- 1-4
271-299